Adwoa Aboah ile Kendi Yolunu Çiz
Adwoa Aboah (@adwoaaboah) İngiliz manken ve genç kadınların eğitim, akıl sağlığı, cinsellik ve kişisel bakım gibi önemli konuları konuştuğu Gurls Talk adlı çevrimiçi topluluğun kurucusu. Adwoa ile kendisini keşfetme yolculuğunu, kişisel stil hakkındaki düşüncelerini ve gitgide karmaşıklaşan internet kültürümüzün avantajlarını ve dezavantajlarını konuştuk.
Başarısızlığın karşısında başarıya çok vurgu yapılıyor. Başarısızlık, sana başarının asla öğretemeyeceği neyi öğretti?
Başarısızlık birçok açıdan beni daha dirençli yaptı, çünkü başarısızlık ve reddedilmeyle başa çıkıp kendimi ileriye taşımam gerekti. Bana sabrın neye benzediğini ve ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Başarısızlıklarımı kabullenmem gerektiğini, çünkü birçok açıdan beni ulaşmak istediğim hedefe yaklaştırdıklarını öğrendim.
Kendisini dünyaya ifade etme konusunda kararsızlık yaşayan birine ne önerirsin?
Kendisini ifade etme konusunda kararsızlık yaşayan birine acele etmemesini ve kendisine iyi davranmasını söylerim. Bu yalnızca hazır olduğunda yapman gereken bir şey. Üzerinde baskı olmamalı. Hazır olduğunda kim olduğunu dünyaya göster. O zamana kadar acele etme ve üzerinde düşün.
Sence internet platformlarının akıl sağlığı üzerinde nasıl olumlu etkisi olabilir? Öte yandan, internet platformları ne şekillerde zararlı olabilir?
İnternet platformlarının iyi yanı, kuruluşum Gurls Talk gibi parçası olmak isteyeceğimiz farklı toplulukların var olduğunu bize göstermeleri. Okulda veya yetiştiğin yerde (özellikle ergenlik yıllarında) kendini hep grupların içinde bulursun ve internet platformlarında dışarıda seni nelerin beklediğini görebilirsin.
Öte yandan, kendini keşfetmeye çalışırken sürekli olarak başkalarının hayatlarına, nelere sahip olduklarına, kim olduklarına bakarsan internet platformlarının oldukça zararlı olabileceğini düşünüyorum. Bunaltıcı bir kıyaslama hissi, özellikle büyüme çağındaki kişiler için çok zararlıdır. Başkalarına bakarsın ve onlarla boy ölçüşmek zorunda olduğunu düşünürsün. İnternetin bu kötü tarafını yaşamamak için dikkatli ve bilinçli olmak gerekiyor.
Yaratıcı bir lider ve aktivist olarak kendin gibi olmak ile yeni nesil için rol modeli olmak arasında nasıl denge kuruyorsun?
Kendim gibi olmasaydım, sahici davranmasaydım kendime rol modeli diyemezdim diye düşünüyorum. Bence bu, rol modeli olmanın temeli. Herhangi bir denge yok. Bu sorumluluğu almaya karar verirsen bunu yapmak zorundasın. Çünkü başkaları üzerindeki etkin, kendin gibi olmayı ne kadar başardığının göstergesidir.
Kendine güvenmek ve kendini sevmek, kulağa kişisel meseleler gibi geliyor ama topluluk her ikisinde de önemli bir rol oynayabilir. Topluluğun seni şaşırttığı durumlar oldu mu?
Toplulukla birlikte dürüstlük, gerçek algısı ve hikaye anlatımının önemi ortaya çıkıyor. Bu hikayelerde kendini görebiliyorsun. Zor zamanlarda insanların nasıl mücadele ettiğini ve sabrettiğini görebiliyorsun. Bu da sana ilham veriyor ve kendi gerçekliğindeki olasılıkları gösteriyor. Bir zamanlar kendine güvenmeyen, kendini sevmeyen ama sonra bunların üstesinden gelenleri görüp dinliyorsun ve aynısını senin de yapabileceğini fark ediyorsun.
Desteklendiğin zaman kendin gibi olacak cesaretin olur ve yalnız olmadığını hissedersin. Özellikle akıl sağlığımla ilgili yolculuğumda kendimi hep yalıtılmış hissettim. Benimle aynı şeyleri hissetmiş olan ve hala hisseden devasa bir topluluğa, hikayemi anlatarak katılabilmek benim için hem şaşırtıcı hem de muhteşem bir deneyim oldu.
Bu cesaret nereden geliyor? Bugün olduğun kişi olma cesaretini nasıl buldun?
Cesaret, kendini inceleyecek ve kendinden dersler çıkaracak kadar meraklı olmaktan geliyor. Bugün bulunduğum noktada durmaya cesaret ettim, çünkü neleri yapabileceğimi biliyorum ve kendimi hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum. Korkutucu olsa da, sorunlardan kaçmak yerine sorunların üzerine gitmenin olumlu yönlerini gördüm. Cesaretin çevrendeki insanlardan da geldiğini düşünüyorum. Farklı perspektifleri, farklı hikayeleri duymak cesaret veriyor. Cesaret, bir daha asla o yere dönmeyi istememekten ve bunun bir daha asla olmaması için çok çalışmaktan geliyor.
Kendini sevmek için atman gereken ilk adım nedir?
İlk adım, kendine iyi davranmaktır. Başkasına söylemeyeceğimiz şeyleri kendimize söyleyebiliyoruz. Oysa ki kendine iyi davranmalısın.
Kişisel stil, bir kişinin doğrudan söyleyemediklerini nasıl aktarabilir?
Bir kişinin stili ve giydiği giysiler, güçlü bir mesaj verme aracıdır. Giydiklerini başkaları istediği için değil, kendisi istediği için giyen herkese büyük saygım var. Dünya üzerinde bu kadar çok insanın olması, sana bir adım öne çıkma ve birey olma fırsatı sunuyor diye düşünüyorum.
Kişisel stil algın dünyaya ne diyor?
Stil algım ruh halime göre değişiyor. O anda kendime ne kadar güvendiğime bağlı olarak çok şey söyleyebilir. Kişisel stilim sürekli değişir ama başkalarından değil, benden ve o an hayatımda olan bitenden etkilendiğini kesinlikle söyleyebilirim.
Stil sanat mıdır yoksa tavır mıdır?
Stil kesinlikle tavırdır. Senin tercih etmeyeceğin stiller görürsün ama stili üzerinde gördüğün kişi, o stili iyi taşır. Seni de bu, yani stille birlikte gelen tavır çeker. Farklı stilleri denemek istemenin nedeni, o giysileri giyen kişidir. Bu yüzden kesinlikle tavırdır.